19 Ağustos 2008 Salı

HAYVANLAR ALEMİ

Hayvanların Özellikleri

Balıklar Yönlerini Nasıl Tayin Ederler?
Balıklarda yön tayin eden merkezin arka beyin (metancephalon) olduğu bilinmektedir. Bu merkezin yönlendirmesine göre de balık yönünü sırt (dorsal) ve karın (anal) yüzgeçleri sayesinde ayarlar.

Zürafalarda Kan Beyne Nasıl Taşınır?
Zürafalarda da diğer memeli hayvanlarda olduğu gibi dolaşım sislemi iyi gelişmiştir. Bu gelişmişsistem sayesinde boynu uzun olan zürafanın beynine de normal kan damarları ile gerekli kan ulaştırılmaktadır.

Balıklar Uyur mu?
Balıkların çoğu, geceleri, dinlenme halinde geçirir, günduzleri de aktif olarak avlanırlar. Ancak,yalnız geceleri Avlanan, gundüzleri dinlenen balık türleri de mevcuttur.

Kurbağaların Ağızdan Doğurdukları Doğru mu? Doğru ise Nasıl Gerçekleşir?
Kurbağalar ağızdan doğurmazlar. Ancak bazı türler yumurtalarını ağızlarına alarak onlara korumalı bir gelişme yeri temin ederler. Yani yumurtaların gelişmesine ağızları ile yardımcı olurlar. Bu nedenle ağızdan doğurma ifadesinin doğru olmayacağı anlaşılmaktadır.

Kuşlara Farklı Renk Veren Madde Nedir?
Kuş tüylerine renk veren madde karoteoid ve metanin pigmentleridir. Bu değişik pigmentlerin kuş türlerinde farklı şekilde bulunmalarına bağlı olarak, kuşlarda değişik renklenmenin oluşması sağlanır. Kuşlarda görülen mavi, yeşil ve diğer bazı parlak renkler, tüylerin üzerindeki mikroskopik ince levhacıklarla ışığın kırılması ve yansıması sonucunda meydan gelir.

Ayılar Kış Uykusuna Neden Yatar?
Ayılar, besinin az ve dış ortam şartlarına uygun olmadığı zamanlarda kış uykusuna benzer şekilde sakin ve hareketsiz bir devre geçirirler. Bu şekildeki durgunluk hali, sıcak kanlı hayvan türlerinden birçoklarında görülebilir. Ayrıca bazı sıcak kanlı hayvanlarda yazın çok kurak zamanlarda yaz durgunluğu denilen bir sakin devrede görülebilir. Diğer taraftan gerçek ve uzun kış uykusu, soğukkanlı sürüngenlerde görülmektedir.

9 Ağustos 2008 Cumartesi

Olimpiyatlarda Türk havası



Tarihin en yüksek katılımlı olimpiyat oyunları muhteşem bir törenle başladı. Resmi geçitte Türk bayrağını milli güreşçimiz Mehmet Özal taşırken, Türk sporcular şölene parmak şıklatarak eşlik etti.




Tarihin en yüksek katılımlı olimpiyat oyunları, Çin Halk Cumhuriyeti’nin başkenti Pekin’deki açılış töreniyle resmen başladı. “One World One Dream - Bir Dünya Bir Rüya” sloganıyla başlayan Pekin Olimpiyatları’nın açılış töreni, ‘Kuş Yuvası’ olarak adlandırılan Ulusal Stadyum’da gerçekleşti. Açılış töreninin ve ülkelerin geçişlerinin ardından Çin Devlet Başkanı Hu Jintao Olimpiyat Oyunları’nı resmen açtı.




1 MİLYARA YAKIN KİŞİ İZLEDİDans, müzik ve havai fişek gösterileriyle görsel bir şölene dönüşen töreni, dünya genelinde bir milyara yakın kişi de ekranları başında izledi. 8’İN UĞURUOlimpiyat Oyunları, Çin’de 8 rakamının uğuruna inanıldığı için, 8 Ağustos 2008’de yerel saatle akşam 8’i 8 geçe başladı. Yaklaşık 90 bin kişi, gösterileri izlemek üzere “Kuş Kafesi” adı verilen olimpiyat stadını tamamen doldurdu. Binlerce kişi de stad dışındaydı.30 BİNE YAKIN HAVAİ FİŞEKÇin, tören için hiçbir masraftan kaçınmadı. 30 bine yakın havai fişek atıldı. Çin Devlet Başkanı Hu Cintao’nun tribünde yerini almasından sonra törene geçildi. Geleneksel olarak Yunanistan’ın ilk sırada çıkacağı geçit töreninde Türkiye 204 ülke arasında dördüncü sırada stattaki yerini aldı. Türk kafilesinin olimpiyat tarihinde ilk kez bu kadar ön sırada geçmesi, Türkiye’nin Çince yazılışında takip edilen vuruş sayısından kaynaklandı.Sanat yönetmeliğini Çin’in ünlü sinema yönetmeni Zhang Yimou’nun yaptığı açılış törenini dünya televizyonlarından yaklaşık 4 milyar kişi izledi. Yapımında 45 bin ton çelik kullanılan, 7 bin işçinin çalışmasıyla 4 yılda tamamlanan 91 bin seyirci kapasiteli stadyumda açılış töreni sırasında 179 bin 400 şişe içecek satıldı.Oyunlar için açılış töreni öncesi 60 bin 207 adet bilet satıldı ve 11 bin 200 geçici koltuk eklendi. Olimpiyatın açılış gününde sekiz rakamının uğruna inanan 10 bin çift dünya evine girdi.SAHADA 14 BİN KİŞİLİK GÖSTERİAçılış törenindeki gösteride 258 bin metrekare genişliğindeki sahada 14 bin kişi gösteri yaptı. 3 bin Konfüçyüs okulu öğrencisinin izlediği ve Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun 9 bin mensubunun gösteri yaptığı açılış töreninde stadyumda 2 bin 583 adet özel ışık kullanıldı. Açılış töreninin 110 dakikalık müziğinin ortaya çıkmasına 18 besteci katkı yaptı. 28 bölümden oluşan açılışta 47 stilde 15 bin 153 takım kostüm kullanıldı.2008 GÜLEN ÇOCUK Duvarına 2008 gülen çocuk resmi çizilen stadyumda 2 bin 488 gönüllü görev aldı. Havai fişek gösterisi için 600 personel görevlendirildi. Göndere çekilen Çin bayrağını ülkede yaşayan 56 milliyetten 56 çocuk taşıdı.Çin’in geleneksel müzik ve danslarından örneklerin sergilendiği açılışta 10 bin kişi görev aldı.Açılış törenini yaklaşık 80 dünya lideri yerinde izledi.Dünya genelindeyse milyonlarca kişi ekran başındaydı. TÜRK BAYRAĞINI MEHMET ÖZAL TAŞIDIGösterinin ardından 205 ülkeden 10 bin 500 sporcunun geçitleri başladı. Her sene olduğu gibi bu sene de Olimpiyatlar’ın ilk yapıldığı yer olan Yunanistan’a ilk geçit hakkı verildi. Türkiye dördüncü sırada geçerken, Türk bayrağını milli güreşçi Mehmet Özal taşıdı. Türkiye ilk kez 1978’de Olimpiyatlar’a katılmıştı.ULUSAL STADYUM 4 YILDA TAMAMLANDIYapımı 7 bin işçinin çalışmasıyla 4 yılda tamamlanan Ulusal Stadyum’daki açılış törenini 91 bin kişi tribünlerden izliyor. Olimpiyatlarda müsabakalar 28 branşta gerçekleştiriliyor.

2008 OLİMPİYATLARI


Çin’in başkenti Pekin’de yapılacak 2008 Yaz Olimpiyat Oyunları için sönmeyen meşale icat edildi.
Olimpiyat oyunlarının başlamasına 1 yıldan daha az bir süre kala olimpiyat meşalesi için çalışmalarını hızlardıran organizatörler, fırtına düzeyindeki rüzgar, aşırı yağmur, hatta Everest zirvesindeki oksijen azlığında bile yanacak yüksek teknoloji ürünü bir meşale geliştirdiler.
Çinhua haber ajansının haberine göre, Çin Uzay Bilimleri ve Endüstrisi şirketinin geliştirdiği meşalenin sönmesini engellemek için en son teknolojinin kullanıldığı ve şiddetli rüzgar ve yağmura dayanıklı olduğu kaydedildi.
Organizasyon yetkililerinden Xue Li, ”Meşalenin alevleri çok aydınlık ve göze hoş gelen türden olmalı” derken daha önceki olimpiyatlarda yaşanan meşalenin sönmesi durumunun da bu olimpiyatlarda yaşanmayacağını belirtti.
Geleneksel olarak bütan ve propan gazlarının karışımından oluşan meşale yakıtının Pekin olimpiyatlarında ne olacağı açıklanmazken, 2008 olimpiyatları öncesi meşalenin katedeceği yolun da ayrı bir rekor olacağı bildirildi.
Olimpiyatlar öncesinde meşale, 5 kıtayı kapsayan 137 bin kilometrelik bir yolu katettikten sonra Pekin’e getirilecek.
2008 Pekin / Beijing Olimpiyat Oyunları Meşalesi, dünya turu çerçevesinde 03 Nisan 2008 Perşembe günü İstanbul’da yanacak.
2008 Pekin Olimpiyat Oyunları Meşale Koşusu, “Harmoni Yolculuğu” teması ve “Ateşi Yak, Hayali Paylaş” sloganıyla tüm dünyada 22,000 gönüllü meşale taşıyıcısının yardımıyla, 130 günde beş kıtayı dolaşarak 137.000 km’lik yol katedecektir.25 Mart 2008 tarihinde Yunanistan’ ın Olimpia şehrinde yakılacak olan 2008 Olimpiyat Meşalesi, 31 Mart’ta Beijing’e varacak ve ardından Almaata kenti üzerinden, 3 Nisan 2008 tarihinde İstanbul’dan geçecektir.
2008 Beijing Olimpiyat Meşale Ateşi rotası, tarihi İpek Yolu’ ndan esinlenerek oluşturulmuş olup, tüm dünyanın insanlarına dostluğu, barışı ve saygının simgesini götürmeyi amaçlamaktadır.
Konu ile ilgili anlaşma, 05 Haziran 2007 tarihinde İstanbul Olimpiyatevi’nde, Pekin 2008 Organizasyon Komitesi (BOCOG) adına Olimpiyat Meşalesi Direktörü Zhang Ming, TMOK adına ve İOOHDK adına TMOK Başkanı ve İOOHDK Asbaşkanı Togay BAYATLI, İstanbul Valiliği adına İstanbul Vali Yardımcısı Ergun GÜNGÖR ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına Genel Sekreter Yardımcısı. Muammer EROL ve tarafından imzalanmıştır.03 Nisan 2008 Perşembe günü İstanbul’da gerçekleştirilecek Pekin 2008 Olimpiyat Meşalesi Koşusu, 25–30 km’lik bir parkurda, 80 kişi tarafından 350-400m’lik mesafelerde koşularak taşınacaktır.
2008 Olimpiyat Oyunları Resmi Maskotları
2008 Pekin/Beijing Olimpiyat Oyunlarının 5 maskottan oluşan olimpiyat maskot takımı, Çin’in en meşhur 4 hayvanı olan Balık, Panda, Kırlangıç ve Tibet Antilobunu sembolize ederken beşinci maskot olimpiyat ateşini temsil ediyor.Beş maskot iki heceli isimlere sahiptirler. Aynı hecenin iki defa tekrarlanması çocuklara sevgi göstermenin bir şeklidir. Beibei balık, Jingjing panda, Huanhuan Olimpiyat ateşi, Yingying Tibet Antilobu ve Nini ise kırlangıçtır.Bu isimleri bir araya getirdiğinizde ise, “Pekin’e Hoşgeldiniz” anlamında “Bei Jing Huan Ying Ni” cümlesi oluşur. Bu cümle olimpiyat oyunlarının genç elçileri olan beş maskotun sıcak bir karşılama mesajıdır. Beş Maskot, geniş coğrafyaya sahip Çin’den manzaraları ve Çin’in dört bir yanından insanların hayallerini de sembolize eder. Vücutlarında ve başlıklarında doğanın beş elementini (deniz, orman, ateş, toprak ve gök) Çin geleneksel sanat ve dekorasyon formatında görebilirsiniz.
Eski Çin kültüründe işaret ve semboller ile şükran dağıtma geleneği vardır. Beş Maskotun her biri farklı bir temenni taşır. Bu temenniler zenginlik, mutluluk, tutku, sağlık ve şanstır. Bu temmeniler beş maskot tarafından bütün dünya çocuklarına taşınacaktır. Beş maskot olimpiyat ruhu çerçevesinde dünyayı barış ve arkadaşlık dairesinde birleştirme imkanları arayacaklardır. Pekin / Beijing 2008 Olimpiyat Oyunları her kıta için Tek Dünya, Tek Rüya hedeflemektedir. beş olimpiyat maskotu da Pekin / Beijing Olimpiyat Oyunları için bütün dünya çocuklarına dostluk ve barış mesajları taşıyan simgelerdir. Samimi bir halka oluşturan, eğlenen beş çocuğu temsil eden maskotlar aynı zamanda Çin’in en meşhur dört hayvanı olan Panda, Balık, Tibet Antilobu, Kırlangıçı ve Olimpiyat Ateşini sembolize eder.

3 Ağustos 2008 Pazar

Chios , Greece


Chios is an island ideal for family and single travelers alike, for those who seek history and culture and for those who simply want to experience Greece.
Beautiful beaches and coves are along every twist and turn of the rugged coastline. As with all volcanic islands, Chios has it's share of mountainous area too and is great for walking and exploring. The mediaeval villages of the island are still lived in today and it is with great pride that the Chians keep their traditions, and their homes as they were centuries ago.is an island with a tumultuous and violent history leading us today into a passive, peaceful and welcoming environment blessed with a natural landscape of beauty and traditional villages.

Rhodos , Greece




Rhodes is the largest of the Dodecanese Islands and fourth largest of all Greek Islands. Located in the south east Aegean, Rhodes lies very close to Turkey.
Rhodes is often called ""The Pearl of the Mediterranean"" and is known for its natural beauty, historical, and archaeological treasures. The landscape is mountainous and green with pine trees, and there are beautiful beaches.
In 408 BC, the three major cities of Rhodes (Lindus, Ialysus and Cameirus) banded together to build a new grand city at the northern tip of the island. This is the city of Rhodes today, one of the finest cities in the Mediterranean. Great weather and sunshine almost year round, the city of Rhodes combines cosmopolitan facilities with magical treasures from the past that seem almost untouched by time. With the sea all around you, the views are beautiful.

Rhodes was an important center in the 3rd to 5th centuries AD as part of both the Roman and Byzantine empires. The Knights of St. John conquered and occupied Rhodes in 1306 and the medieval walled city is still a famous landmark in Rhodes town. The Knights of Rhodes ruled until 1522, when Rhodes was conquered by Suleiman the Legislator. Rhodes was recently declared a world cultural heritage monument by UNESCO. The fabulous climate, night life, beaches, and wealth of tourist offerings make it a great holiday destination year round.
Not far from the harbour, in the east of the city, you'll find the famous Palace of the Grand Master of the Knights of Rhodes (the Castello). The palace was originally built in the 14th century, but was then completely demolished in 1856 when the gunpowder that the Turks stored in the basement exploded. The palace was restored by the Italians in 1939 during the occupation.
Lindos is one of the most beautiful villages of Rhodes : an outstanding acropolis rises above traditional white houses, set on a beautiful beach in a picturesque little harbour - Ayios Pavlos. There is a lot to explore on the Acropolis; the Castle of the Knights, byzantine church of St. John, Great Stoa, ancient theatre, Temple of Dionysos, and the Temple of Athena Lindia (4th century BC). The rock of the acropolis is a sheer 115m above the sea.

Samos , Greece





Samos, one of the most easterly Aegean islands just a stone’s throw from the coast of Asia Minor, is renowned for its wines, particularly for the white muscat wine found nowhere else.Among the island’s first inhabitants were the Pelasgians, who established the worship of the goddess Hera on Samos. Samos reached its greatest prosperity during the reign of the tyrant Polycrates, becoming one of the most powerful city-states of Ionia.The birthplace of many philosophers and mathematicians of antiquity, such as Epikouros, Aristarches, Pythagoras and others, Samos delights today’s visitors with its lush greenery, varied landscapes and fascinating archaeological sites.
The capital, Samos Town or Vathi, is built on the green slopes surrounding the island’s deepest bay. It has retained its individual appearance, with its attractive neoclassical houses, old mansions with pastel facades. The town boasts two major museums. The Archaeological Museum displays ancient sculptures, including the celebrated Kouros of Samos, vases and objects from the Geometric and Archaic eras, most of which were found at the Heraion (Sanctuary of Hera), the island’s chief ancient site; and the Byzantine Museum with heirlooms from Samian monasteries.
Not far from Pithagorio is the archaeological site of the Heraion, with its sanctuary to Hera of Samos, one of the biggest of antiquity. Within its precincts, where tradition maintained that the goddess was born and raised, are the ruins of a temple dedicated in her honour, Hellenistic and Roman buildings and even part of an Early Christian basilica.

BAHAMA ADALARI


Bahamalar (İspanyolca’da bajamar “Sığ Deniz”), tam adı BAHAMA ULUSLAR TOPLULUĞU, Batı Hint Adalarının kuzey-kuzeydoğu sınırını oluşturan takımadalar ve ülke. ABD’nin Florida eyaletinin güneydoğu kıyısı açıklarında Küba ve Hispaniola’nın (Haiti ve Dominik Cumhuriyeti) kuzeyinde yer alır. 700 kadar ada ile sayıları 2400’e ulaşan çıplak kaya oluşumunu kapsar. Bahamalar’ın toplan yüz ölçümü 13939 km², Nüfusu (1991) 261.000’dir. Başkenti an önemli ada olan New Providence’deki Nassau’dur. Diğer önemli adaları ise Andros, Büyük Bahama ve Eleuthera’dır.Tarih:Bahamalar’ın ilk sakinleri Kristof Kolomb’un Lucayan adını verdiği Aravak Yerlileriydi. Bunların kökeni Güney Amerika’dan gelen ve Karaip’ler tarafından kuzeye Antil Denizi’ne sürülen Aravaklara dayanmaktadır. Komşu Karaiplerin tersine genellikle barışçı olan Aravaklar daha çok balıkçılık ve tarımla uğraşır insan eti yemezlerdi. 1492‘de Yenidünya’ya varan Kristof Kolomb’un ilk olarak Bahamalarda Yerlilerce Guanahani olarak adlandırılan adaya ayak bastığı sanılmaktadır. İspanyollar Bahamalar’a yerleşmek için bir girişimde bulunmadılar ama düzenledikleri baskınlarla barışçı Aravakları toplayıp Hispaniola madenlerinde çalıştırdılar. Bu köle avları sonucu adaların nüfusu azaldı. Yüzyıl kadar sonra İngiliz göçmenler buraya geldiğinde adalarda hiç bir insan yaşamıyordu. 1629’da İngiliz Kralı I. Charles Bahamları bakanlardan birine bağış olarak verdi. Bahamalar 1970’te Albermarle dükünün de aralarında yer aldığı Güney Carolina kolonisi sahiplerine yeni bir mülk kolonisi olarak verildi. Korsanlık başlıca geçim kaynağı ve yaşam biçimi haline geldi. Bahamalar 1917’de yeniden tahta bağlandıktan sonra korsanlığa son vermek için ciddi çabalar gösterildi. İlk krallık valisi olan Woodes Rogers büyük ölçüde kendi servetini harcayarak korsanlığı önlemeyi başardı. 1776’da bir kaç gün ABD Deniz Kuvvetlerinin, 1782-83 arasında da İspanya elinde kalan adalar, Versailles antlaşmasıyla (1783) yeniden İngiltere’ye verildi.Mayıs 1963’te Londra’da toplanan bir konferansta adalar için yeni bir anayasa hazırlandı. 1967 genel seçimlerinde Lynden Pindling liderliğinde iktidara gelen İlerici Liberal Parti, ırk ayrımına son verilmesi ve tam bağımsızlık için çalışarak ekonomide yabancıların yerini Bahamalalıların almasını sağladı. Bahamlar 1973 yılında bağımsızlığını kazandı.Bahamalar 1983’te Karayipler Topluluğu ve Ortak Pazarı’na (CARICOM) üye oldu.Doğal Yapı:Bahamalar güney ve batısındaki karalardan derin kanallara ayrılan bir denizaltı yükseltisinin su üstüne çıkmış uzantılarından oluşur. Çoğu dar ve uzun olan adaların Atlas Okyanusu’na bakan kuzeydoğu yamaçlarında kıyıya vuran dalgaların ve alize rüzgarlarının taşıdığı kumlardan oluşmuş tepecikler uzanır. Bahamlar’ın en yüksek noktası Cat Adasındaki Alvernia Dağıdır. Adaların mercan kayalıklarıyla çevrilidir. Bahamalar’da hiç akarsu yoktur.İklim:Bahamalar’ın iki mevsimli yumuşak astropik iklimi büyük ölçüde Gulf Stream Akıntısı ile Atlas Okyanusunun meltemlerinin etkisi altındadır. Ortlama sıcaklık kış aylarında 21 derece, yaz aylarında 27 derecedir.Nüfus:Bahamalar’da Avrupalılar ile köle ticareti yoluyla adalara getirilen Afrikalıların karışımından oluşan bir halk yaşar. Yalnızca 22 kadar ada ve köyde yerleşim vardır. Nüfusun %59,1’i kentlerde %40,9’u kıyılarda yaşar. Bahamlarda nüfusun beşte ikisi 15 yaşın altındadır. Ülkenin resmi dili İngilizcedir. EkonomiBüyük ölçüde turizm ve uluslararası finans hizmetlerine dayanan bir Pazar ekonomisine sahip olan Bahamalar’ın 1989 gayri safi milli hasılası (GSMH) 2 Milyar 820 Milyon ABD dolarını bulmuştur. Tarımın GSMH ve istihdam içindeki payı %5 dolayındadır. Ülkenin gıda gereksiniminin nerdeyse tümü büyük ölçüde ABD’den yapılan ithalatla sağlanmaktadır. Bölgenin bol güneşli iklimi domates, muz, ananas, mango, guava, guanabana ve greyfurt gibi meyvelerin yetiştirilmesine elvermektedir. Madencilik yalnızca tuz ve çimento üretimine dayanır. Bahamalar’ın en önemli sanayi merkezi olan Büyük Bahama’daki Freeport’ta büyük bir çimento fabrikası vardır. Kültürel YaşamYerel halkın özelliklerini yansıtan Bahama kültürü, komşu adalardan gelme bazı etkiler de taşır. Çeşitli geleneksel toplu eğlencelerin en önemlisi Noel’i izleyen günde ve yılbaşında düzenlenen Jankanoo geçit törenidir. Törene katılanlar özel olarak kendilerine ayrılan ana caddede süslü giysiler içinde inek çanları ve davullar çalarak yürür ve Afrika kökenli goombay ritmi eşliğinde dans ederler. Nassau’da amatör koro tiyatro ve dans toplulukları yerel özellikler taşıyan gösteriler sunarlar. Bahamalılar son yıllarda resim ve edebiyat alanında çeşitli eserler vermişlerdir.Kaynak: tr.wikipedia.org/wiki/Bahama
Gönderen teknojili zaman: 06:32 0 yorum
Etiketler: